Tarçın, yüzyıllardır tıbbi amaçla kullanılmış, araştırmalara konu olmuş çok lezzetli bir baharattır. Bilimsel olarak Cinnamomum olarak bilinen ağaçların sapları kesilerek yapılır. Daha sonra iç kabuk ve odunsu kısımlar çıkarılır. Kuruduğunda, tarçın çubukları adı verilen rulolar halinde kıvrılan şeritler oluşturur. Bu çubuklar tarçın tozu oluşturmak için öğütülebilir.

 

İşte tarçının bilimsel araştırmalarla desteklenen 10 sağlık faydası.

 

  1. Tarçının güçlü tıbbi özellikleri vardır

 

Tarçına karakteristik özelliklerini kazandıran ve kabuğundan ekstre edilen yağın %90’ ından fazlasını teşkil eden kimyasal bileşiğin adı sinnamaldehittir. Bilim adamları, tarçının sağlık ve metabolizma üzerindeki güçlü etkilerinin çoğundan bu bileşiğin sorumlu olduğuna inanıyor.

İki ana tarçın türü vardır:

Seylan tarçını: “Gerçek” tarçın olarak da bilinir.

Cassia tarçın: Günümüzde daha yaygın olan ve insanların genellikle “tarçın” olarak adlandırdığı türdür.

 

  1. Tarçın Antioksidanlarla Dolu

Antioksidanlar, vücudumuzu serbest radikallerin neden olduğu oksidatif hasardan korur. Tarçın, polifenoller gibi güçlü antioksidanlarla yüklüdür. 26 baharatın antioksidan aktivitesini karşılaştıran bir çalışmada; tarçının, sarımsak ve kekik gibi süper gıdalardan daha fazla antioksidan kapasiteye sahip olduğu bulunmuştur. Aslında tarçın o kadar güçlüdür ki, doğal bir gıda koruyucusu olarak kullanılabilir.

 

  1. Tarçın, anti-inflamatuar Özelliklere Sahiptir

Tarçın güçlü anti-inflamatuar özellikleri sayesinde, vücudun enfeksiyonlarla savaşmasına, oluşan kronik iltihabın iyileştirilmesine ve doku hasarının onarılmasına yardımcı olur.

 

  1. Tarçın Kalp Hastalığı Riskini Azaltabilir

Tarçın, dünyanın en yaygın erken ölüm nedeni olan kalp hastalığı riskini azaltmasıyla ilişkilendirilmiştir.

Yapılan çalışmaların sonucu olarak tarçının, toplam kolesterol, LDL kolesterol ve trigliserit düzeylerini düşürürken; HDL kolesterol seviyelerini arttırdığı görülmüştür. Ayrıca kan basıncını düşürücü etkisi vardır.

 

  1. Tarçın İnsülin Hormonuna Duyarlılığı Artırabilir

İnsülin metabolizmayı ve enerji kullanımını düzenleyen anahtar hormonlardan biridir ve asıl görevi kandaki glukozu hücrelere taşıyarak enerji üretmelerini sağlamaktır. Günümüzde birçok insan insülinin etkilerine karşı dirençlidir. Bu, metabolik sendrom ve tip 2 diyabet gibi ciddi durumların ayırt edici özelliği olan insülin direnci olarak bilinir.

Tarçın, insülin direncini önemli ölçüde azaltarak bu önemli hormonun işini yapmasına yardımcı olabilir, insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri düzeylerini düşürebilir.

 

  1. Tarçın Kan Şekerini Düşürür ve Güçlü Bir Anti-Diyabetik Etkiye Sahiptir

Tarçın insülin direnci üzerindeki faydalı etkilerinin yanı sıra, kan şekerini başka mekanizmalarla da düşürebilir.

İlk olarak, tarçının yemekten sonra kan dolaşımınıza giren glikoz miktarını azalttığı gösterilmiştir. Bunu, sindirim sisteminizdeki karbonhidratların parçalanmasını yavaşlatan çok sayıda sindirim enzimine müdahale ederek yapar.

İkincisi, tarçındaki bir bileşik, insülini taklit ederek hücreler üzerinde etkili olabilir. Bu, insülinin kendisinden çok daha yavaş etki etmesine rağmen, hücreleriniz tarafından glikoz alımını büyük ölçüde artırır.

Çok sayıda insan çalışması, tarçının anti-diyabetik etkilerini doğrulamış ve açlık kan şekeri düzeylerini %10-29 oranında azaltabileceğini göstermiştir.

 

  1. Tarçın Nörodejeneratif Hastalıklar Üzerinde Faydalı Etkileri Olabilir

 

Nörodejeneratif hastalıklar, beyin hücrelerinin yapısının veya fonksiyonunun ilerleyici kaybı ile karakterizedir.

Tarçında bulunan iki bileşiğin, Alzheimer hastalığının ayırt edici özelliklerinden biri olan beyinde tau adı verilen bir proteinin birikmesini engellediği görülmüştür.

Parkinson hastalığı olan farelerde yapılan bir çalışmada, tarçın nöronların korunmasına, nörotransmitter seviyelerinin normalleşmesine ve motor fonksiyonların iyileşmesine yardımcı olmuştur.

 

  1. Tarçın Bakteriyel ve Mantar Enfeksiyonlarıyla Savaşmaya Yardımcı Olur

Tarçının ana aktif bileşenlerinden biri olan sinnamaldehitin, mantarların neden olduğu solunum yolu enfeksiyonlarını etkili bir şekilde tedavi ettiği bulunmuştur.

Listeria ve Salmonella da dahil olmak üzere belirli bakterilerin büyümesini de engelleyebilir ayrıca antimikrobiyal etkisi ile diş çürükleri ve ağız kokusunu azaltmada yardımcı olabilir.